30 Temmuz 2012 Pazartesi

BEYİN YANDI-513

Sevilecek bir şey bırakmayanlar için iyi niyetten tümüyle uzak bir mektup


Futbolu seviyordum, maçlara gitmek iyiydi. Eğlendiğimi düşünürdüm. Tribünde adam öldürmeye başladılar onu bıraktım.
Baktım ki herkes eşit şekilde eğlenmiyormuş. Bazısı biribirini kesip biçerek eğleniyor. Yazık günah be kardeşim içine ettiniz tüm iyi niyetimin.

Sinemaya giderdim tek başıma. Kimseyle görüşmediğim bir dönem oldu geçtiğimiz sene değil ondan önceki sene. O zaman diliminde tek başıma gittiğim filmlerin hepsi kötüydü. Ne kötü filmler yapıyorlar. Neyse sonra arkadaşlarla gitmeye başladım falan, baktım filmler iyi geldi. Demek ki filmler kötü değildi. Arkadaşlar kötüydü onlar düzeldi. Yok yok arkadaşlarda kötü değildi.
Benim canım sıkkındı biraz. Yalnız kalmak istedim. Bunu istemiş olmamın sebebi yine kötü insanlardır.

Çok sevdiğimiz ortamlar olurdu eskiden. Sık sık toplanılır muhabbet edilirdi. İlla ki alkol almak değildi mesele, zaman zaman çay içilir ama yine muhabbetin dibine vurulurdu. Kalmadı o ortamlar içine ettik birlikte.

Uzun mesafeler koymazdı kimseye; yani ben öyle bilirdim en azından. Uzun mesafeleri teperek ilerlemek sıkmazdı kimsenin canını. Sonra değişti, işler tersine döndü. Çok yakın mesafelerden bile uzaklaştık. Baktım ki iyi niyet kalmamış. Çok şükür gördüm onu.

Arkadaşlarım var, sevdiğim arkadaşlarım her şekilde uyarmışlardır. Uyarılarını dikkate almadım, ben insanların söyledikleri şeyleri dikkate almazdım. Meğer almam gerekiyormuş, bugün içinde olduğum durumdan anlamam gereken bu. Son dönemler pek iyi değil ve sebepleri var. Kimsenin tek taraflı konuşuyor olması umrumda değil, vicdani bir sıkıntı vardır ve ben bundan pay almam. Koca koca insanların kalp spazmı ben değilim. İçim rahat.

Aile güzel şeydir, eskiden daha sık toplanılırdı. Şimdi ise bayramlar bekleniyor ama öyle yalandan yani. Samimi falan olduğu yok kimsenin. Zaten öyle bir derdi de yok insanların...Neyse yani şimdi iyi bir şey kalmadı pek "aile" olmaya dair. Büyükler öldükçe küçükler birbirinden uzaklaşıyormuş zaten. Sadece kendi ailemden değil, arkadaşlarımdan da gördüğüm budur.

Vefa şahane bir duygu aslında. Ancak içimizde kalmamış. Kimsenin içinde kalmamış ki. Yazık lan hepimize.
Kapının anahtarını verdim bazı yakınlarıma. Kapıyı açıp içeri s.çtılar sağolsunlar. Bırakın meselenin üzerine güzel adımlar atmayı. Önce beni gözden çıkardılar. Bu yazı "başkalarını suçlama" yazısı değildir. Belki siz "öyle görmek istediğiniz için" öyle görürsünüz ancak öyle bir yazı değil. Kimseyi buna ikna etmem gerekmiyor ancak ben bir baktım ki etrafımda polisler varmış. Benim vicdanıma hesap sorabilmeyi kendine hak gören. Neyse ben bir hesaplaşma içine girmeyeceğim. Nasılsa sizin saçmalıklarınızı sizden çok yorumladığımdan ömrüm sizin gibi eşşek kafalılardan daha kısa olacaktır. Canınız sağolsun insanlık öğrenmiş oldum.

Kimsenin işine karışmak ya da moralini o şekilde bozmak istemem. Kaldı ki 24 senedir böyle bir şey yaptığımı düşünmüyorum. Şakayı severim ben, bu şekilde eğleniyor olmak çok hoşuma gidiyordu. Yine de gider ama öyle eskisi gibi değil sanki. İnsanın içinde olumlu duygular bırakmıyorlar, tamam yani yine hayat güzeldir iyidir falan ama. İnsan hiç beklemediği insanların kötü hareketlerini görünce çıldırmaması elde değil. Ben çıldırdım. Bunun için ayrıca bir hesap kitap derdinde değilim. Nasılsa zaman tersi - düzü gösterecektir insanlara.

Yani mesele sevilecek şey bırakmayan çirkin suratlı insanlarda.

Teşekkürler

Alican Arıcan
30/07/12

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder