2 Ocak 2009 Cuma

NEREDE O ESKİ BAYRAMLAR?

Söze nereden başlamak gerekiyor tam olarak.Gerçekten bilemiyorum uzun uzun düşündüm halbuki.Bir bayram daha
küslerin barışması üzerine fantaziler ile dolup taşarak geçecek belli ki.Çocukların "bayram harçlığı"
adı altında masum soygunlarına tanık olacağım gene.Koca kazıkların ceplerine konulan 20 ytl den rahatsız olma
zamanıdır bu bayramlar.Benim "bayram harçlıkları" ile aram hiç iyi olmadı.Isınamadım bir türlü.Cebime zorla para
konulmasından hep rahatsızlık duydum.Ve ardından o paranın değerlendirilme biçimi ile ilgili türlü fikirlerin
altında ezilme psikolojisini yaşadım çoğu kez.Ayakkabı alır,don alır,çorap alır,istediğini alır ama bence
ayakkabı alır,beşiktaş forması alır,...vb.Neticede o paralarla genelde çocuklar babayı alır.Bende babayı aldım
anın tadını çıkarıp geri kalan üstüylede eve döndüm.Minübüsçüler bozuk para sever çünkü.Eee piyasanında bir
şekilde ayakta kalması lazım.Herneyse işte,bu bayramlar çok sinirime dokunur.Tanımadığım insanları sevmek
zorundaymışım gibi gelir.Ramazan ayı süresince davul çalarak geçimini sağladığını iddia eden müzik kulağından
yoksun ve yaptığı işin "gelenek" olduğunu zanneden emir kulu mallarına bayramın ilk günü gene para verilir.Benim
bayramdan anladığım bunlardır.Tanımadığım ve bayramdan bayrama gördüğüm akrabam olduklarını iddia eden yada
haklarında bu tür iddialar saçmalanan insanlarla muhabbet etmemek için bulunduğum mekan içerisindeki herhangibir
kuytu köşeye kaçarım.Sevmem çünkü.Ha diyeceksiniz ki "sizler apartman çocuğusunuz,teknoloji çocuğusunuz"
hakaret gibi işitirim bunları.Ve hep şu cevabı veresim gelir bu tür eleştirilere."Sizde o...... çocuğusunuz"
Adamın sinirlerini oynatırlar zıplatırlar sağa vururlar sola vururlar sonrada o bayramları sevmemizi beklerler.
Bayramların benim zihnime kazıdığı görüntülerden biride her daim sıkışık olan trafiğin bayram vaktinde her
zamankinden iki kat daha sıkışık olması ve nedense tofaş marka otomobillerin hararet yapıp emniyet şeridinde
yer etmesidir.Nedense o kartallar doğanlar doğan görünümlü şahinler her bayram sabit olarak durur emniyet
şeridinde.Bayram sabahından itibaren o arabaların kaputlarından duman çıkmaya başlar sanki.Fabrikada tütün
sarar sanki kendi içer gibi içerkende hayal kurar bütün insanlar gibi (yazıyla alakası yok içimden geldi)
Sorulur edilir kafalar yorulur durduk yere.Ve ben bu bayramlardan hiçbirşey anlamam yinede.Belkide benim kişisel
hayvanlığım eğitimsizliğim eğitilmemişliğimden kaynaklanan bir duygu bu.Umrumdada değil açıkçası.Ve biliyorum ki
ileride "dede" olursam falan torunlarımdanda elimi öpmelerini falan beklemeyeceğim.Bu konuda çok netim ben zaten
sürekli olarak öpüşmektende hoşlanan birisi değilim.Sevmiyorum kardeşim zorla mı?Kurban bayramında görüşmek
üzere.


Alican Arıcan 29 Eylül Pazartesi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder