24 Temmuz 2011 Pazar

BEYİN YANDI-396


amy winehouse dinlemem gerek..çünkü onu neredeyse hiç dinlemedim..
şimdi ölmüş olduğuna göre..onun müziğini dinleyerek..ölüm anını düşünüp ağlayabilirim..çünkü olayların sıralaması bunu yapmamı gerektiriyor..
amy winehouse hakkında hiçbir bilgim yok ama..yok yere onun şarkılarını dinleyip..duvara bakarak ağlayabilirim
çok sıcak bir istanbul sabahını deli gibi kalabalık bir minibüste geçirmek zorunda kalan deniz tutkunları kayıpsız atlattıkları bir haftasonu eğlencesinin gururunu yüreklerinde taşıyorlardı..

amy winehouse cennete mi gitmiştir?
ah be amy...evet şimdi sizlere amy'nin cenaze töreninde yapacağım konuşmayı aynen aktarıyorum..onu tanıyanlar..çok yakınındaki insanlardan ufak birer konuşma yapılması istendi..bu isteği kırmayanlardan biri benim..

...

OLAMAZ İNANAMIYORUM. (başlık)

Her cuma ibadetimi gerçekleştirdikten sonra cumartesi sabahına kadar derin bir uyku çekerim..bu senelerdir böyledir..yakın arkadaşlarım bilir..
amy'de bilirdi (hüzünlü bakacağım)
Fakat nedense bu cumartesi daha önceki cumartesiler gibi olmamıştı..içimde uyumakla alakalı en ufak bir istek yoktu..
Kendimi oyalayacak şeyler ararken birden telefonum çaldı..arayan en son geçen ay büyük bir tartışma yaşadığım eski karımdı..

Telefonu açmakla açmamak arasında kalmıştım..sonra bir güç..belki sihirli bir değnek değdi kafama ve ben telefonu açtım..en soğuk ses tonumla "efendim" dedim..eski karımdan heyecanlı bir karşılık alınca bana yeniden aşık olduğunu düşündüm kısa bir süre..çünkü geçenlerde ettiğimiz kavgada bir kere daha anlamıştım ki kadınlar kendilerini seven değil..seken erkekleri seviyorlardı..(anlamsız bakışlar atıyorum etrafa)

Ardından eski karım bana çok önemli bir şey söyleyeceğini söyledi ve ben onun ne diyeceğini beklemeye koyuldum..ve sonunda ağzından baklayı çıkaran eski karım o acı haberi verdikten sonra gözyaşlarına boğulmuş olmalıydı..çünkü sesi kesik kesik geliyordu ve sadece "onu çok özleyeceğim..onu çok özleyeceğim..hatta o-nu-ço-köz-le-ye-ceğim diyebiliyordu..başımdan aşşağı kaynar sular dökülmüştü o an..ne yapacağımı bilemedim..tam o esnada yeni bir senaryo üzerinde çalışmayı düşünürken..birden neler olmuştu sahi..

En yakın arkadaşlarımdan biri olan..hatta en son iptal edilen İstanbul konseri sonrası..Türk hayranlarından bizzat benim kanalımla özür dilemek inceliğini gösteren..hayatta duymaktan büyük zevk duyduğum o muhteşem sesin sahibi artık aramızda olmayacak..noel zamanı kart atacağım bir dostum olmayacak..hatta çocuğuma söylediği türkçe ninni ile gönüllerimizi defalarca fetih organizasyonlarına göndermek zorunda kalan kadın artık toprağın altında varolacaktı...tanrım bu nasıl bir yüktü ki (işte o an gözyaşlarım diri diri akmaya başlar..hıçkırıklar falan)

İşte bugün..çok sevdiğimiz arkadaşımızı ebedi yolculuğa uğurlarken..bizi gökyüzünden gördüğünü biliyorum (sağ el işaret parmağımla gökyüzünü işaret ederek) ve ona son olarak şunları söylemek istiyorum "amy..seni çok ama çok seviyore" (o an büyük bir gözyaşı akar..durmaz..burnumu çekerim..ve kürsüden ayrılırım)

işte bu kadar.

zaten yabancı şarkıcılar ne söylerse söylesin..hızlıda olsa yavaşta olsa bana hep eğlenceli şeyler söylüyorlarmış gibi gelir..
çünkü benim yabancı dilim yok.

alican arıcan
25/07/11

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder