ne varsa onun kursu var...herkes iletişim uzmanı..peki bu kavga ne diye?
yani madem herkes iletişim uzmanı..hakikatten bu kavga ne diye?..kusura kalmayın türkiye.
herkes birbirine kökünden akıl verebilirken..."öyle olmaz böyle olur" diyebiliyorken..ne bileyim ben hangi bilgi ne kadar doğruyken..veya hangi bilgi baştan sona yanlışken..
efendim herkes aklı sıra yapıyor iyiliği..yani o yarım bırakılan iyiliklerden bahsediyorum.
şans başka bir şey...şansı değerlendirmek ayrı bir mesele..o şansı yaratanlara duyulan saygı sevgi apayrı..ama bir de sonradan dahil olanlar var işe..zaten onların "öyle olmaz böyle olur" tavırları adamın canını sıkan şey...evet insan kendine "ulan ben canımı sıkmayayım işime bakayım" diyebiliyor ama..nereye kadar dışarıdan gelen sesleri umursamıyor gibi davranacaksın peki.
insanlar taşlamayı kesinlikle çok seviyor..benim derdimin kapsama alanında neyse ki meyva veren ağaç falan yok kardeşim..
hayatı bir ego sorunu haline getiren insanlar..sakin şeklinizin tam da orta yerine dışkı bırakır hale geliyorsa..işte o noktada
sanırım tam da o noktada bir durmak..sakin olmak gerekiyor..insan freni en çok kendine koyuyor zaten..keşke öyle olmasa..
sosyal medya dediğimiz ortamda..facebook'da..twitter'da..sizi hiç tanımayan birisi..üç beş gün yaptıklarınıza..paylaşımlarınıza bakıp..hakkınızda kendince bilgi sahibi olabiliyor..diyorum ya herkes iletişim uzmanı ve herkes doğruyu biliyor..öğrenme merakı denen şeyin zerresini bulamayacağın beyinlerin ne kadar doğru yorum yapabileceğini sabaha kadar tartışırız çok gerekirse..ama gerek yok..çünkü hastalık kapmışlar..maalesef öyle olmuşlar
bu iletişim uzmanı..sosyal medya canavarı insan evlatları..sizi evvelden bi göklere çıkarıyor..ya da kafadan düşman olarak geliyor..ama iyisini-kötüsünü sizi hiç tanımadan anlatıyor..insanlar çok garipler..önce sınırları görüyorlar..sonra o sınırları geçmeye çalışıyorlar..doğal olarak süreç içerisinde bilerek ya da bilmeyerek duvar örmek zorunda kalıyorsunuz etrafınıza..bu duvarın dışında çok yakınlarınız kalabiliyor..istemeden yapıyorsunuz bunu..çünkü gözünüz kör..kulağınız sağır oluyor..iptal olmasanız bile..eksik kalıyorsunuz bir süre..
bu sosyal medya canavarları..siz sokakta yürürken pek yanınıza gelmiyor..yanınıza gelenler zaten gelmeyenler kadar acımasız olmuyor size karşı..ama o hiç uğramayan..sizinle tokalaşmaktan acizler..hakkınızda sağda solda konuşuyor..zaman zaman özel olarak mesaj da gönderebiliyorlar feysbuk'dan..tıvitır'dan..
bu insanlar bir garip insanlar kardeşim...
belki bu yazıyı okuyan birisi olarak bu boku esas sen yedin..bilemem
ama bildiğim şey şu..
ortada bir yarış yok.
sadece eğleniyoruz...sakin sakin...
kimsenin kasıklarını ele geçirmeye çalışmadan.
kimseyi darlamadan.
kimseye yavşamadan.
zaten bu iletişim uzmanlarının beyinleri hep kasıklarındadır..hayat boyu bir şey öğrenmek için..sadece bir şey öğrenmek için binlerce kursa giderler..gitar..resim..bilgisayar..ingilizce..herneyse işte..tek bir şey öğrenmek için çok şey öğrenmeye kastırır bu sosyal medya hızlısı..iletişim uzmanları
sadece "insan" olabilmek için "hayvan" gibi davranırlar.
alican arıcan
09/05/11
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder