Her sabah İstanbul'da uyanmak "şans" olarak değerlendirilebilir mi?..
Ben her sabah İstanbul'da açıyorsam gözümü..kime göre daha şanslıyım..Diyarbakır'da yaşayan birisine göre mi?..ya da Trabzon..veya Mersin?..
Kime göre daha şanslıyım ben şimdi?..kimin hayatı benden daha zor geçiyor yaşadığı yere göre..
Kim mahalle baskısı ile matbaacılık yapıyor..ya da kim üç kuruşluk yerel gazetelere konu oluyor
Yaratılan bölgesel problemlerin başrollerinde kimler oynuyor..
"Muhtar Akif eşşek becermiş" kime ne?..
Muhtarlık müessesesi utansın Akif değil..neticede burada makamlar..sıfatlar zarar görür..kişiler değil..
Siz başbakanı kedi gibi çizdiğiniz için zarar görürsünüz..
R.Tayyip Erdoğan'ı değil..
Mesele başbakan'ın zarar görmesiyse iş değişir..bu önemlidir..Çünkü makamlar kalıcı insanlar geçicidir..
Koltuk sabittir sadece oturan değişir..
Acaba başbakan makamında oturmuyorken..onun yerine o koltuğa bir başkası oturmuş mudur?..sırf denemek için mesela..
Hani odasını temizleyen bir işçi olabilir..ne bileyim sırf merak ettiği için mesela..
Diğer arkadaşına kapıya dikip geleni gideni kontrol etmesi için yardım istemiş..ve başbakan'ın koltuğuna oturup o rahatlığı tatmak istemiş olabilir..
Hani "siz bilmiyorsunuz ama ben ne dertler çekiyorum" diyen tarafta bulunan başbakan..kimbilir ne güzel koltuklara oturuyordur..
Hani seneler önce bilmemne sultan şu kayığa binmiş..şu klozete etmiş olayları varya..tarihin "bacakarası" yüzünden bahseden bir tavır..
Belki bizim başbakanımızın da oturduğu koltuk..su içtiği bardak..suladığı çiçek..namaz kıldığı seccade..ya da abdest aldığı toprak konuşulacak..
Bilemeyiz..ama oraya..o kafaya doğru gidiyoruz gibi..
Dikkatimi çeken birşey var..muhalifte olunsa..iktidar tarafında da durulsa..kendi..iç organizasyonlarımızda şahane bir "birleşme ruhumuz" var..yani iki taraf açısından da milliyetçilik hususunda sorun gözükmüyor..
Ancak dışarıdan birileri bizim organizasyonlara katılmaya başladığında etraf toz duman arkadaş..
Nasıl olacak böyle..
Bence yakınımızdaki ülkelerle güzel ilişkiler kurmak gerek..
Yunanistan'a günübirlik gidip iki kadeh bişey atıp döneceksin mesela..
Ne bileyim kendi açılımını Yunanistan'a anlatacaksın mesela..o da sana kendi ekonomik krizinden bahsedecek...
Hani demek istediğim şey angut sebeplerden düşman olduğun karşı komşunla acılarını anlatarak dost olacaksın aslında..
Hani arkadaşlıklar mutlu-mesut ortamların ürünüdür falan..hani belki böyle diyebilirsiniz ama..
Arkadaşlıkları güçlendiren şeylerden birisi..hatta belki temelinde karşılıklı bahsedilen sıkıntılara bulunan anlık çözümlerdir..
Peki bir ülke bulunan anlık çözümlerle kurtulabilir mi sorunlardan..
Neden kurtulmasın ki..
Her yol denendi de bu mu denenmeyecek yani..
Bence bu da denensin..
Alican Arıcan
20/02/10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder