30 Temmuz 2009 Perşembe

amacın nedir?

Hayattan beklentin nedir?
Beklen-teen...hayır yani eğer takım elbise giyip sabah dokuz akşam beş ise ona göre defans kurayım tahtayı sile sile eskittik yavrucum..çocukları zorla yapmayacakları mesleklerin okullarına gönderiyorlar ondan sonra mutsuz topluluklar oluşuyor..arada kafayı kırıp cemaate saran mı dersin yoksa alkole veren mi..zaten iki uç nokta var ya alkol ya din..hani ikisininde aşırısı tepki çekiyor ya başka yerlerde..demoktratikleşme sürecine girdik akp'den beri..güzel oldu bence..eskisi kadar tepki çekmiyor aşırılıklar falan.Efendime söyleyeyim çok sarhoşsun çişinde gelmiş mesela..işeyecek yerde yok..cami buluyorsun..tuvalete gidiyorsun..sarhoş halde camiden içeri adım atmak sakıncalı iken..aslında kimse umursamıyor..sadece alperen ocakları çok umursuyor artık..şey gibi yani..birtakım değerleri savunmak adına türlü eylem şekilleri ile ilgi çeken topluluklardan birisi oldu alperen ocaklarındaki arkadaşlarımıız..şimdi sakın kalkıpta "arkadaşlarımız" dememi yadırgama ya da tırstığımdan falan böyle söylediğimi düşünme..herkes benim arkadaşım sonuçta ben insanları severim yani..ama İdil Biret'e yapılan hoş olmadı..aklıma gelmiyor değil hani İdil Biret albüm satmak için mi böyle bir işe girişti acaba..genelde bizde sistem böyle işler ya..ulan İdil Biret'în albümü var mı ki önce onu sormak gerek..neyse google'dan bakarsın..artık ameliyatlar evde yapılacak zaten..insanlar türlü sağlık sıhhat sorunlarının çözümlerini google'dan bulmaya alıştı..doktorlarda bir işe yaramıyor eskisi gibi..zaten tüccar oldular çıktılar..hepsinin adını söyleyemediğim mekanlarından var neredeyse..efendim yok hastahanede sabah onbir'e kadar takılıyorlar ondan sonra neredeyse hepsi muayehanelerinde takılıyorlar..zaten şu "haneler" etti yaşantımızın içerisine..hem hastasın hem domalansın..çok para ödüyoruz herşeye..hayat pahalılaştı..sürekli zamlanıyor herşey..ulaşım zamlanınca zaten iptal..insanlar televizyon delisi olup odalarına kapanmışken..günde seksen diziyi özetleri ve reklamları dahil izlerken..dizilerin oyuncu kadrolarında en yüksek ücreti alan başrollere koymazken zam denilen şey..o diziyi izleyene haşırt tarzında giriyor resmen..yazı yazmayı seviyorum...

Milletçe kafayı takmak üzerine profesyonel çalışmalarımız var...yok efendim şu okul fethullahçılarınmış..yok efendim bu market fethullahçılarınmış..şimdi bir kavram ya da ne bileyim kişi için "çı" "çu" "çi" tarzı söylemler kullanıldığı zaman ben hafiften kıllanıyorum..fethullahçı denildiğinde aklıma "fethullah satan adam" geliyor..hani düşünsene gidip fethullah satın alıyorsun karşısına geçip ağlıyorsun bütün gün..rahatlatmaz mı abi?..adamın kafasını açar..ağlarken kendimi izlemeyi seviyorum..yeterince çirkin oluyorum çünkü..kendi çirkinliğimle yüzleştikçe daha çok çirkin oluyorum..daha çirkin oldukça aklıma bir bayanın beni tercih etme sebepleri geliyor..ve inanırmısın koskoca yirmibir sene gözümün önünden bir film şeridi gibi geçip gidiyor..nasıl geldim lan bu hale? diye sormadan edemiyorum..zaten ben genelde sormadan edemiyorum..soru sormazsam merak ettiklerim cevabını bulmuyor..fakat enteresandır biz daha ilkokuldan itibaren soru sormak üzerine utangaç tavırlar içerisine girdiğimizden soru sormamızın pek doğru olduğunu düşünmüyorum..doğru soru soramıyoruz çünkü..daha ilk soru.."Baba ben nasıl dünyaya geldim?" ... "Anne ben nasıl dünyaya geldim?" ya da "nasıl oldum?" ulan merak edilen şeye bak..kardeşim oldun işte nasılımı var..hani bir laf var ya üzümüne ye bağını sorma hesabı..geldiysen geldin işte neden merak edersin ki..ya da merak edersinde neden ilk onu merak edersin..ilk onu merak ediyorum son sırada ben varsam sorun yok ama sahaya sürülecek ilk beş içerisinde yer almak sanırım karakter üzerinde baskı yaratıyor olmalı..ben hiç ilk beş içerisinde olmadığım için o duyguyu yaşayamadım..genelde ya bir kişi ile kaçırdım ya da hiç kaçırmadım zaten kaçırmış olarak girmiştim ihaleye...

Yıldırım Demirören..(soyadının "rören" kısmına feci halde kafa yorduğum adam) çıkmış geçenlerde beş sene şampiyon olmaktan falan bahsetmiş..yahu ben bir Beşiktaş taraftarı olarak karşıyım arkadaş bu işe..biz acılardan beslenen bir topluluğuz..ne demek sürekli şampiyonluk..ben istemiyorum öyle bir garanti..hele "başarı" konusunda garantiyi direk siliyorum hafızamdan..ben bunu kendi hayatımada uyarladım çünkü..ne kadar başarısız biriysem o kadar çok malzemem oluyor bahsedecek..düşünsene yani odamda böyle oskardı nobeldi şuydu buydu altın portakaldı kristal elmaydı garip olmaz mı?..zaten kristal elmamı olur..bu konuda manav ve manavcıların haklarına saygı duyanlar federasyonunu göreve ve gerekirse greve davet ediyorum..ve bundan sonra ödüllerin adem elması gerekirse adem helvası şeklinde dağıtılmasını öneriyor ve şiddetle tavsiye ediyorum..nedir başarı kardeşim..o tribünler her defasında dolmuyor mu..doluyor..o taraftar deliler gibi coşmuyor mu..coşuyor..bazı şaka özürlüleri..yediğimiz sekiz gol hakkında halen şakalarına devam ederken..bizler o sekiz golden bile beslenmiyor muyuz?..şahsen ben besleniyorum beni keyiflendiriyor..çünkü sorun birinci olmaksa bizimkiside birincilik..hem biz hiç sıfır çekmedik ki..insanlar elbette iyi günleri unuturlar...çünkü insan denilen varlık özünde utanmaz arlanmaz şerefsiz kardeşim..azla yetinmeyip çoğun anasını satandır insan..bu sebepten aslında hep başarısızdır..zaten bir muhabbet var ya..lotodan bintrilyon çıksa ne yaparsın? tarzı ölümcül soruyla başlayan ve ileriki dönemde "gerekirse evi barkı terk eder gider bilmemnerede bilmem kimi beceririm"e kadar giden...yeter lan herkes otursun oturduğu yerde..sürekli bir sistem değiştirme çabası..ulan bu kadar rahatsızlık yaratan başka bir canlı yok yeryüzünde..iki belgesel izlesen görüyorsun zaten..elin vahşi hayvanı bile biliyor hayattaki yerini..anca kendisine sataşan olursa sataşıyor yoksa normalde gayet mülayim tipler..

Önümüzdeki seçimlere bakıyorumda aday çıkartamıyorum..mustafa sarıgül parti falan kuruyor bildiğim kadarıyla..hadi hayırlısı...ikinci bir cemuzan vakası ile karşılaşmak üzereyiz..cemuzan'ı bilerek birleşik yazdım bu arada..neyse zaten imla ve iflah hataları ile dolu bir yazı bu..o yüzden bana karşı kuralcı olma..kuralları sevmiyorum bu konuda..mustafa sarıgül başbakan olursa etraf kolbastıdan sonra "hem erzincanlı hem metroseksüel" insanlarla dolacak..kolbastıdan sonra ikinci bir sıkıntıyı bu coğrafya kaldıramaz..zaten mustafa sarıgül başbakan olamaz..olamaz değilde olmasın..yoksa olur..fethullah gülen destekli kolpadan muhalefeti ile kendince bir yerlere gelir merak etmeyin...ben zaten pek birşey merak etmiyorum artık...

Alican Arıcan

Bunu yazan tosun okuyana umbrella

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder